Dağdaki Keçi, Gökteki Ay, Sudaki Balık: rezzan gümgüm, Zeynep Kezer, Barış Yıldırım ve Çiçek İlengiz ile söyleşi

Dağdaki Keçi, Gökteki Ay, Sudaki Balık: rezzan gümgüm, Zeynep Kezer, Barış Yıldırım ve Çiçek İlengiz ile söyleşi

12 Temmuz Çarşamba, 18:30 (çevrimiçi)

Depo’da 14 Temmuz’a kadar devam eden Dağdaki Keçi, Gökteki Ay, Sudaki Balık sergisi kapsamında 12 Temmuz Çarşamba 18:30’da sanatçı rezzan gümgüm, akademisyen Zeynep Kezer, avukat Barış Yıldırım’ın katılımı ve araştırmacı Çiçek İlengiz’in moderatörlüğünde, devletin Yukarı Fırat Havzası’nda kendini inşa süreci ve Munzur ekosistemini korumak amacıyla sürdürülen hukukî mücadele üzerine çevrimiçi bir söyleşi gerçekleşecek.

rezzan gümgüm’ün Dağdaki Keçi, Gökteki Ay, Sudaki Balık sergisi, bizleri insanın doğanın yalnızca bir parçası olduğu ekolojik bir kurgunun Dersim’de somutlaşan deneyimi üzerinden egemenlik, biyoçeşitlilik ve kültürel çeşitlilik üzerine düşünmeye davet ediyor. Ekolojik yıkımın her yönden devam ettiği Dersim’de, Rê/Raa/Yol inancına göre dağ keçileri, güneş, ay, dağ, taş, ağaç, su kutsaldır. gümgüm bu sergi ile Mizur/Munzur Nehri ve suyu, kırmızı benekli alabalıklar ve dağ keçileri gibi doğadaki canlı veya cansız tüm varlıklara atfedilen kutsiyete ve onları tehdit eden barajlara, HES’lere, dağ keçisi avlama ihalelerine ve madencilik projelerine dikkat çekiyor. Dersim’de ekolojik tahribata sebep olan tüm bu uygulamalar, çevresel bir çöküşe yol açmanın ötesinde kolektif hafızanın kutsal mekânlarına da zarar veriyor. Sergideki video ve yerleştirmeler Dersim’de kutsal kabul edilen coğrafyanın uğradığı farklı şiddet biçimlerinin görünmezliğini kırmaya çabalıyor.

Konuşma dili Türkçedir. Çevrimiçi gerçekleşecek etkinliğe katılım için lütfen kayıt olunuz:
Kayıt linki

Detaylı bilgi için:
rezzan gümgüm – Dağdaki Keçi, Gökteki Ay, Sudaki Balık

rezzan gümgüm’ün üretimleri performans, video, enstalasyon, fotoğraf gibi farklı sanat pratiklerini kapsar. Çalışmalarında yapılandırılmış gündelik hayatta kişisel ve kolektif deneyimlerin sanatsal ifade olanaklarını araştırır. Özellikle kent ve kırsal alanlarda ekolojik ve politik sorunlara odaklanan sanatçı; cinsiyet, kimlik, doğa ve biyoçeşitlilik kavramlarını ekofeminist bir yaklaşım ve samimiyetle ele alır. gümgüm aynı zamanda Rê kolektifin kurucu üyesidir.

Prof. Zeynep Kezer, Newcastle Üniversitesi Mimarlık Planlama ve Peyzaj Mimarlığı Okulu Doktora Programı’nın direktörüdür. Türkiye’de modern devletin oluşum süreçlerinin mekansal ve çevresel boyutlarıyla ilgilenen Kezer’in hâlihazırdaki projesi Engineering Eastern Turkey: People, Place and Power in the Upper Euphrates Basin (Doğu Anadolu’nun İnşası: Yukarı Fırat Havzası’nda İnsanlar, Mekan ve Güç), 20. yüzyıl boyunca devlet nüfuzunun artmasıyla birlikte Doğu Anadolu’nun hem demografik yapısının hem de fiziksel ve kültürel coğrafyasının geçirdiği değişimler üzerine odaklanmaktadır. Kezer’in Building Modern Turkey: State Space and Ideology in the Early Republic (University of Pittsburgh Press, 2016) başlıklı bir monografisi bulunmaktadır.

Barış Yıldırım, 2006-2013 yılları arasında İnsan Hakları Derneği Dersim Temsilciği’ni üstlenmiş ve temel insan hakları ihlallerine yönelik aktif çalışmalar yürütmüştür. Özellikle Dersim ‘38 Soykırımı’nın resmi olarak tanınması ve iç güvenlik amacıyla en fazla anti-personel mayını bulunan il olan Dersim’deki mayınların temizlenmesi başta olmak üzere çeşitli hukukî süreçleri yürütmüş ve 2016-2018 yıllarında Tunceli Barosu Başkanlığı görevini icra etmiştir. Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi’nin sözcüsü ve Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu ile Çevre ve Ekoloji Hareketi Avukatları (ÇEHAV) üyesi olan Yıldırım, başta Dersim coğrafyası olmak üzere Erzincan ve Bingöl gibi başka illerde de baraj ve HES’ler ile madencilik projelerine karşı yürütülen ilk ve önemli davaların avukatlığını yapmaktadır.

Dr. Çiçek İlengiz, Dersim’deki radikal politik tahayyüllerin kutsallıkla kurduğu ilişkiye odaklanan doktora çalışmasını 2019 yılında Berlin’de bulunan Max Planck Enstitüsü bünyesindeki Duyguların Tarihi Araştırma Merkezi’nde tamamlamıştır. Kolektif hafıza ve dinî miras konularındaki araştırma projelerinin parçası olmuştur. 2023 yılında Forum Transregionale Studien’in ev sahipliği yaptığı Beyond Restitution: Heritage, Dispossession and Politics of Knowledge adlı araştırma projesinde çalışmaya başlamıştır. Kolektif hafıza, duygu politikaları ve dünya kültürel mirası üzerine yazdıklarına academia.edu üzerinden ulaşabilirsiniz.