- Bu etkinlik geçti.
Performans ve Sergi: Cabaret Muse Me
07/03/2010 @ 10:00 - 17:00
7 Mart 2010
19:30-20:30 (DEPO – İstanbul); 12:30-13:30 (CPR & Splatterpool – NY)
Cabaret Muse Me, sizi boyutlar arasında kaymaya davet ediyor.
HİKAYE
Cabaret Muse Me, bulutların üstünde aşk ve paylaşma, zamanın ve mekânın ötesinde bir psişik bağlantısallık hikâyesi anlatıyor ve var olmanın taze biçimlerini arıyor: PAYLAŞMA.
Hikâye, bir çöküşü, bir kriz zamanını ve kavramların yeniden ele alınmasını izliyor – hepimizin bir olduğunu görmek – ve karanlıktan çıkıp harekete geçmek – (muse me) her birimizin bir ötekisini mikro hareket ile ilhamlayıp, makro kaderi değiştirme etkimizi hatırlatıyor.
2008 sonbaharında yazılan Cabaret Muse Me, krizi kişisel ve toplumsal, ekonomik ve ekolojik olarak ele alıyor ve başlangıcını var olmak adına yeni önlemler almamız / metodlar bulmamız için bir tavsiye olarak görüyor.
2008 sonbaharında Avrupa ve ABD’de ekonomik çöküşün başlangıcının etkileşimin sadece ifade etmek anlamına gelmediğini hatırlatmasıyla yemek paylaşımı en önemli malzeme haline geldi ve performans ABD’de evsiz / yemeğe ihtiyacı olan insanları davet edebilmek ve sanatı günlük hayatla birleştirebilmek (ÖĞLE YEMEĞİ İÇİN SANAT!) için öğle yemeği vaktine gelecek şekilde planlandı.
Üretim aracı olarak, dünyanın her tarafından insanların uçak kullanmadan – gökyüzünü ve eko sistemi koruyarak – işbirliği yapmasını ve ekonomik durgunluk döneminde büyük bir performans düzenlenebilmesini mümkün kılan internet seçildi.
ÜRETİM – “CABARET MUSE ME – HIDING IN THE DARK / 2. bölüm”
Cabaret Muse Me simultane yayınlanan güncel bir kabare. İstanbul, New York ve WWW’de üç mekânda yaratılan performanslar internette yayınlanıyor. “Hiding in the Dark” birbiri ardına yayınlanan 7 bölümden ikincisi. 2010/2011’de bütün bölümler birarada yayınlanacak.
CPR, Center for Performance Research, adlı embriyonik mekânda bir dans gerçekleşiyor, internet aracılığıyla New York’taki SPLATTERPOOL ve İstanbul’daki DEPO adlı mekânlarda yayınlanıyor ve yolda görseller ve müzikle etkileşiyor. Bir yemek sunuluyor ve seyirci bir performans gerçekleştiriyor…
Performans süreçlerinin daha sonra yapılacak bir sergi için video ve fotoğraf kayıtları alınacaktır.
PERFORMANS / KATMANLAR
Seyirciler aynı yemeği, tahayyülleri ve müziği paylaşarak etkileşime giriyor…
İki karakter karşı karşıya geliyor: 1930’ların kabaresi karşısında gerçeküstü bir güncel bağlantısallık karakteri.
Cabaret Muse Me mekân ve zaman kavramlarına ve özel ve kamusal nosyonlarının şeffaflık ve dolaysızlığa yapılan bir çağrıyla yeniden düzenlenmesine odaklanıyor… örtüler kalktıkça…
Teknoloji psişelerimizi aynalamaya başladığında…
Kamusal alanda artan ve psişik bağlantısallığı aynalayan bağlantısallık bir görüş ikiliği yaratıyor – “sihir” ve “şeffaflığın” paralel varoluşları.
Cabaret Muse Me barışçıl bir şekilde bilişim teknolojisinin örtüleri olmayan bir paylaşım dünyası olarak görmeyi ve sihir ve şeffaflığın paralel varoluşlarını kabul etmeyi savunuyor… sizi, gelip yemek yemeye, yemeği, müziği, tahayülleri ve şarkıları paylaşmaya davet ediyor…
PROGRAM
Uvertür / “Crash”
“Tree of Heaven”ın söylenmesi
1. Tema “Hiding in the Dark”
2. Tema “Supermarket Song”
“Hiding in the Dark”ın süslenmesi …
ZAMAN/MEKAN (X,Y) New York ve İstanbul’da
New York
12.30 – 13.30
CPR (yayın merkezi)
Center for Performance Research
361 Manhattan Avenue, Unit 1
Brooklyn, NY 11211
Splatterpool (yayın merkezi, yerleştirme, yemek, performans)
138 Bayard Street, Ground Floor
Brooklyn, NY 11222
İstanbul
19.30 – 20.30
DEPO (yerleştirme, yayın, yemek, performans)
Tütün Deposu Lüleci Hendek Caddesi No.12
Tophane 34425 İstanbul
Metin ve Performans: Gül Kozacıoğlu
Yerleştirme: Kelly Armendariz
CABARET MUSE ME bir CELEBRATION işbirliğidir
Bu proje aşağıdaki kurumların cömert desteği sayesinde GELİŞTİRİLMİŞ VE ÜRETİLMİŞTİR:
Center for Performance Research
DEPO
PTT FILM
LUCCA
BALİNA
Cabaret Muse Me Splatterpool işbirliğiyle geliştirilmiştir.
Gül Kozacığlu – İŞLER ÜZERİNE SÖZLER
Gül Kozacığlu 2001 yılından beri kamusal alanda müzik, dans, sergi, performans ve etkileşimlerle çalışıyor. Görsel ve işitsel mecralar kullanıyor ve yerleştirmelerinde, performanslarında, müzik etkinliklerinde ve müzik videolarında fotoğraf ve videolara yer veriyor. Bir performans sanatçısı olarak dansa odaklanıyor ve sanatçı seyirci ikiliğini bozacak durumlar yaratıyor. 2006 yılında aynı zamanda gerçekleşen sergi sürecinde başlatılan ve bir işbirliğinin ürünü olan CELEBRATION / CELEB-RATION, farklı disiplinlerden gelen kişilerin genelde kamusal çalışmalarda biraraya gelmeyen mecraları kullanarak yarattığı projelerden oluşuyor. Örneğin SMS LOVE (2008/2009) adlı performans bilişim teknolojisi, dans ve kamusal ekranları biraraya getiriyor. Bazısı dünyanın farklı yerlerinden 30-50 kişinin işbirliğiyle gerçekleşen CELEBRATION / CELEB-RATION projeleri karşılıklı dayanışma ve komünal bilinç sayesinde ortaya çıkıyor.
Gül Kozacıoğlu’nun sanatsal pratiği, özel ve kamusal kavramları, duygusal ve değişken nosyonlar olarak – mimari mekân ve boyut ölçümleri dışına çıkarak- zaman ve mekân üzerine odaklanıyor. Sanatçı, kamusal alanda özellikle sergiler için ayrılmayan mekânlarda sergi ve performanslar gerçekleştiriyor; özel ve kamusalı hem performans sergilerinin konusu hem de tekniği haline getiriyor. Bir işbirliği pratiğine dönüşen bu performanslar, kamusal alanda sürece açık bir şekilde yaratılarak ve sunularak işin yaratımında sanatçı ve seyirciyi biraraya getiriyor.
Gül Kozacıoğlu, anlayışı mümkün kılmak için toplumda yaratıcılığın ve dayanışmanın gerekliliğine inanıyor ve eylemler, durumlar ve sosyal hayata ilgi çağrısı içeren projeleri için bir yaratıcılar ve katılımcılar cemaati yaratmak üzere gerilla bilgiye ve dedikodu medyasına başvuruyor. Eserleri durumların, performansın ve etkileşimin kesiştiği evrimsel bir süreçte konumlanıyor.
BİYOGRAFİ
Gül Kozacıoğlu New York’ta yaşıyor ve esin kaynaklarına göre dönem dönem İstanbul, Kopenhag, Berlin ve Paris’te çalışıyor. Ankara’da doğdu, Danimarka’da büyüdü ve ailesinin politik görüşleri nedeniyle Avrupa’da uzun dönemler boyunca farklı bölgelere seyahat etti. Bu nedenle ailesinin Türkiye’ye girişi yasaklandı ve hatta vatandaşlıklarını kaybettiler. Türkiye’yi ilk tekrar ziyaret ettiğinde yirmi yaşına yaklaşıyordu ve bu kültürü deneyimleriyle birleştirebilmek için Türkiye’de kaldı. Boğaziçi Üniversitesi’nde felsefe, ODTÜ’de tasarım felsefesi eğitimi aldı. Eserleri milliyet, mekân ve zaman kavramlarının bir adım dışına çıkma arzusu taşıyor ve kriz, sansür ve ırkçılık gibi günlük konularla ilgilenirken bile çoğu zaman fantastik bir dil kullanıyor. İşleri genelde sürekli bir değişim ve evrensel bir-lik algısı üzerine kuruluyor.
Kozacıoğlu şu anda CABARET MUSE ME adlı, internet yayını sayesinde ardarda sunulan 7 bölümden oluşan açık kapılı / açık süreçli bir performans üzerinde çalışıyor.
Aynı zamanda Brooklyn, New York’ta SPLATTERPOOL adlı yeni bir yaratıcı sanat ve performans mekânı kurmak için çalışıyor.
SMS LOVE farklı teknoloji ve metodlarla 2011’de yeniden sergilenmek üzere geliştiriliyor.
CABARET MUSE ME ve SMS LOVE projeleri DEPO ve PTT film desteğiyle geliştirilmiştir.
Daha fazla bilgi için: http://www.gulkozacioglu.com