Kuş Bakışı: Sömürgecilik ve Altyapı Üzerine Bir Gösterim ve Konuşma
Küratör: Sena Başöz
24 Aralık 2025, 18:00
24 Aralık Çarşamba, 18:00
Küratör: Sena Başöz
19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarında telgraf ve kablosuz ağların genişlemesinden, günümüzde insansız hava araçları ve uyduların kullanımına uzanan süreçte, emperyal güçler denetim ve kontrol için havadan iletişim ve gözetleme altyapılarını uzun zamandır kullanıyor. Bir zamanlar uçsuz bucaksız bir açıklık olarak tahayyül edilen gökyüzü bugün hava teknolojilerinin, askerî optiklerin, ırksal ideolojilerin ve bunları sürdüren emeğin bir araya geldiği gergin ve çekişmeli bir asemblaja dönüştü. Uçakları, kablosuz sistemleri ve fotoğrafçılığı da kapsayacak şekilde bu hava-odaklı bütünleşik yapı, 1920’lerin Britanya manda sisteminin merkezinde olduğu gibi günümüz gözetim ve şiddet rejimlerini de şekillendirmeye devam ediyor.
İlk edisyonu Londra’daki Delfina Foundation’da gerçekleştirilen Kuş Bakışı, bu ikinci edisyonunda Jananne Al-Ani, Harun Farocki, Miranda Pennell, Christopher Stewart ve Hakan Topal’ın gökyüzünün nasıl bir tahakküm ve silahlanma alanına dönüştüğünü inceleyen çalışmalarını bir araya getiriyor. Sanatçılar, havadan bakışa şiirsel ve eleştirel yaklaşımlarla, arazilerin nasıl çerçevelendiğini, gözetlendiğini ve hedef alındığını sorguluyor.
Gösterimin ardından Sena Başöz moderatörlüğünde Prof. Burçe Çelik ile sanatçılar Serra Tansel ve Hakan Topal’ın katılacağı bir söyleşi gerçekleşecek. Söyleşi, Filistinli şair Mahmud Derviş’in “Nereye uçacak kuşlar, bu son gökyüzünden sonra?” sorusundan yola çıkacak; gökyüzünün ne zaman bir güç, gözetim ve şiddet alanına dönüştüğünü ve gerçekte kime ait olduğunu sorgulayarak genişleyecek.
Bu etkinlik, Prof. Burçe Çelik ve Dr. Sebastian James Rose (Loughborough Üniversitesi) ile sanatçı Sena Başöz tarafından yürütülen AHRC destekli Sömürgecilik ve İletişim: 20. Yüzyıl Başında Mezopotamya’da Britanya Telekomünikasyonu araştırma projesinin bir parçasıdır.
Gösterim Programı
Ciddi Oyunlar IV: Gölgesiz Bir Güneş
Harun Farocki
2010, 7’49’’
Gölgesiz Bir Güneş adlı eserinde Harun Farocki, ABD ordusunun video oyunu teknolojilerini hem askerleri çatışmaya hazırlamak hem de görev dönüşü travma sonrası stres bozukluğunu (TSSB) tedavi etmek için nasıl uyarladığını inceler. Kullanılan bilgisayar simülasyonları uydu görüntüleri aracılığıyla üretilmektedir.
Farocki, savaşa hazırlanmak için kullanılan görüntüler ile savaşın psikolojik sonuçlarını işlemek için kullanılan görüntüler arasındaki rahatsız edici sürekliliğe dikkat çekiyor. Aynı görsel dil, hem çatışmayı öngörmeye hem de hatırlamaya yarıyor; ancak Farocki’nin kendi sözleriyle “travmatik deneyimlerin yeniden canlandırılması için kullanılan program diğerinden biraz daha ucuz.” Simüle edilmiş bu dünyada, hiç kimsenin ve hiçbir şeyin gölgesi yoktur.
Sürü
Christopher Stewart
2017, 2’8’’
Pasifik’te düzenlenen bir dizi uluslararası savaş tatbikatı sırasında çekilen ve o dönemde Amerikalı politikacılar tarafından kullanılan “Pasifik Yüzyılı” söylemine bir yanıt niteliğinde olan Sürü, bu tatbikatların gökyüzündeki bileşenlerinin bir montajından oluşur. Eser, tatbikat sırasında gökyüzünün bir doruk noktasına ulaşılana kadar askerî teknolojiyle yavaş yavaş dolmasını ve sonra tekrar sessizliğe gömülmesini belgeleyen sesli bir video çalışmasıdır. Sürü, güzelliğin yerini yıkımın habercilerine bıraktığı bir gökyüzü balesidir.
Gölge Alanlar II
Jananne Al-Ani
2011, 8’38’’
Gölge Alanlar II, hava yolculuğu biçiminde kurgulanmış bir filmdir. Doğal ve insan kaynaklı faaliyetlerin izlerini, antik ve modern yapıların kalıntılarını taşıyan bir araziyi görüntüler. Yukarıdan bakıldığında manzara soyutlaşır; binalar yassılaşır, yaşam belirtisi görünmez olur. Ancak güneş en alçak konumdayken arazinin özellikleri, arkeolojik alanlar ve yerleşimler ortaya çıkar. Bu tür “gölge alanlar,” havadan bakıldığında arazinin yüzeyinde saklı duran gizli imgeleri açığa çıkarır. Aynı bir fotoğraf makinesinin plakasındaki gibi, arazi de ışıkla buluştuğunda ortaya çıkma potansiyeline sahip geçmişinin izlerini taşır.
Al-Ani’nin filminin bağlamını oluşturan Orta Doğu imgeleri, William Holman Hunt’ın 1854 tarihli Günah Keçisi’nden 1991 Çöl Fırtınası Harekatı medya görüntülerine kadar bölgeyi ıssız, çorak ve medeniyet belirtisi olmayan bir yer olarak betimler.
Musibet
Miranda Pennell
2023, 33’
Bu film, bombalama tarihlerini arşivsel bir yaklaşımla inceleyen bir projenin ikinci bölümüdür. Yönetmen, 20. yüzyıl başı Irak ve Mısır’a ait kuş bakışı fotoğraflar üzerinde kafa yorarken, şiddet dolu sırlarını paylaşmak isteyen imgelerden giderek daha fazla rahatsız olmaya başlar. İngiltere yağmacı bir ruh tarafından ele geçirilmiştir ve İmparatorluğun hayaletleri, filmin tedirgin araştırmacısıyla konuşmaya başlar. Geçmiş ve şimdiki zaman arasında gidip gelen bu hayalet hikayesi, hem gerçek hem de hayali korkuyu ele alır.
Altın Kafes
Hakan Topal
(Altın Kafes yerleştirmesinin parçası, Bölüm I ve III)
2022, 15’24’’
Altın Kafes Orta Doğu’nun göçmen kuşlarından biri, nesli tükenmekte olan kelaynaklardan yola çıkan bir yerleştirmenin parçasıdır. Palmira DAEŞ’in eline geçtiğinde, Kuzeydoğu Afrika’dan Birecik’e göç eden kelaynak kolonisi tümden yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. 2016’nın Mart ayında, 1970’lerin sonlarından bu yana yarı-yabanıl bir popülasyonu barındıran Birecik Kelaynak Üretim İstasyonu, kuşları korumak için bulundukları kafeslerden bırakmama kararı aldı. Son derece ulusallaştırılmış bir yeryüzü parçasına dağılmış eserler, harabeler, su kütleleri ve organizmalar üzerine şiirsel bir soruşturma olan Altın Kafes bölgedeki sonu gelmez felaketlerin ortasında yaşanan bir dizi kapatılmaya referans veriyor. Devletin beden bulmuş bir sembolü olarak kafes, sınırlar, göçler, düşülen tuzaklar ve tercüme edilemezlik hakkında yeni çağrışımlar yaratmak üzere, birkaç dile çevrilmiş bir metin aracılığıyla canlandırılıyor.
Video, bir yerleştirmenin parçası olarak daha önce Aga Khan Museum (Toronto), Mousonturm (Frankfurt) ve Depo (İstanbul) bünyesinde gösterilmiştir.
Etkinlik Türkçe gerçekleştirilecektir, katılım için kayıt gerekmemektedir.

Christopher Stewart, Sürü’den görüntü, 2017
Kuş Bakışı: Sömürgecilik ve Altyapı Üzerine Bir Gösterim ve Konuşma
Küratör: Sena Başöz
Gösterim
24 Aralık 2025, 18:00

Christopher Stewart, Sürü’den görüntü, 2017
24 Aralık Çarşamba, 18:00
Küratör: Sena Başöz
19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarında telgraf ve kablosuz ağların genişlemesinden, günümüzde insansız hava araçları ve uyduların kullanımına uzanan süreçte, emperyal güçler denetim ve kontrol için havadan iletişim ve gözetleme altyapılarını uzun zamandır kullanıyor. Bir zamanlar uçsuz bucaksız bir açıklık olarak tahayyül edilen gökyüzü bugün hava teknolojilerinin, askerî optiklerin, ırksal ideolojilerin ve bunları sürdüren emeğin bir araya geldiği gergin ve çekişmeli bir asemblaja dönüştü. Uçakları, kablosuz sistemleri ve fotoğrafçılığı da kapsayacak şekilde bu hava-odaklı bütünleşik yapı, 1920’lerin Britanya manda sisteminin merkezinde olduğu gibi günümüz gözetim ve şiddet rejimlerini de şekillendirmeye devam ediyor.
İlk edisyonu Londra’daki Delfina Foundation’da gerçekleştirilen Kuş Bakışı, bu ikinci edisyonunda Jananne Al-Ani, Harun Farocki, Miranda Pennell, Christopher Stewart ve Hakan Topal’ın gökyüzünün nasıl bir tahakküm ve silahlanma alanına dönüştüğünü inceleyen çalışmalarını bir araya getiriyor. Sanatçılar, havadan bakışa şiirsel ve eleştirel yaklaşımlarla, arazilerin nasıl çerçevelendiğini, gözetlendiğini ve hedef alındığını sorguluyor.
Gösterimin ardından Sena Başöz moderatörlüğünde Prof. Burçe Çelik ile sanatçılar Serra Tansel ve Hakan Topal’ın katılacağı bir söyleşi gerçekleşecek. Söyleşi, Filistinli şair Mahmud Derviş’in “Nereye uçacak kuşlar, bu son gökyüzünden sonra?” sorusundan yola çıkacak; gökyüzünün ne zaman bir güç, gözetim ve şiddet alanına dönüştüğünü ve gerçekte kime ait olduğunu sorgulayarak genişleyecek.
Bu etkinlik, Prof. Burçe Çelik ve Dr. Sebastian James Rose (Loughborough Üniversitesi) ile sanatçı Sena Başöz tarafından yürütülen AHRC destekli Sömürgecilik ve İletişim: 20. Yüzyıl Başında Mezopotamya’da Britanya Telekomünikasyonu araştırma projesinin bir parçasıdır.
Gösterim Programı
Ciddi Oyunlar IV: Gölgesiz Bir Güneş
Harun Farocki
2010, 7’49’’
Gölgesiz Bir Güneş adlı eserinde Harun Farocki, ABD ordusunun video oyunu teknolojilerini hem askerleri çatışmaya hazırlamak hem de görev dönüşü travma sonrası stres bozukluğunu (TSSB) tedavi etmek için nasıl uyarladığını inceler. Kullanılan bilgisayar simülasyonları uydu görüntüleri aracılığıyla üretilmektedir.
Farocki, savaşa hazırlanmak için kullanılan görüntüler ile savaşın psikolojik sonuçlarını işlemek için kullanılan görüntüler arasındaki rahatsız edici sürekliliğe dikkat çekiyor. Aynı görsel dil, hem çatışmayı öngörmeye hem de hatırlamaya yarıyor; ancak Farocki’nin kendi sözleriyle “travmatik deneyimlerin yeniden canlandırılması için kullanılan program diğerinden biraz daha ucuz.” Simüle edilmiş bu dünyada, hiç kimsenin ve hiçbir şeyin gölgesi yoktur.
Sürü
Christopher Stewart
2017, 2’8’’
Pasifik’te düzenlenen bir dizi uluslararası savaş tatbikatı sırasında çekilen ve o dönemde Amerikalı politikacılar tarafından kullanılan “Pasifik Yüzyılı” söylemine bir yanıt niteliğinde olan Sürü, bu tatbikatların gökyüzündeki bileşenlerinin bir montajından oluşur. Eser, tatbikat sırasında gökyüzünün bir doruk noktasına ulaşılana kadar askerî teknolojiyle yavaş yavaş dolmasını ve sonra tekrar sessizliğe gömülmesini belgeleyen sesli bir video çalışmasıdır. Sürü, güzelliğin yerini yıkımın habercilerine bıraktığı bir gökyüzü balesidir.
Gölge Alanlar II
Jananne Al-Ani
2011, 8’38’’
Gölge Alanlar II, hava yolculuğu biçiminde kurgulanmış bir filmdir. Doğal ve insan kaynaklı faaliyetlerin izlerini, antik ve modern yapıların kalıntılarını taşıyan bir araziyi görüntüler. Yukarıdan bakıldığında manzara soyutlaşır; binalar yassılaşır, yaşam belirtisi görünmez olur. Ancak güneş en alçak konumdayken arazinin özellikleri, arkeolojik alanlar ve yerleşimler ortaya çıkar. Bu tür “gölge alanlar,” havadan bakıldığında arazinin yüzeyinde saklı duran gizli imgeleri açığa çıkarır. Aynı bir fotoğraf makinesinin plakasındaki gibi, arazi de ışıkla buluştuğunda ortaya çıkma potansiyeline sahip geçmişinin izlerini taşır.
Al-Ani’nin filminin bağlamını oluşturan Orta Doğu imgeleri, William Holman Hunt’ın 1854 tarihli Günah Keçisi’nden 1991 Çöl Fırtınası Harekatı medya görüntülerine kadar bölgeyi ıssız, çorak ve medeniyet belirtisi olmayan bir yer olarak betimler.
Musibet
Miranda Pennell
2023, 33’
Bu film, bombalama tarihlerini arşivsel bir yaklaşımla inceleyen bir projenin ikinci bölümüdür. Yönetmen, 20. yüzyıl başı Irak ve Mısır’a ait kuş bakışı fotoğraflar üzerinde kafa yorarken, şiddet dolu sırlarını paylaşmak isteyen imgelerden giderek daha fazla rahatsız olmaya başlar. İngiltere yağmacı bir ruh tarafından ele geçirilmiştir ve İmparatorluğun hayaletleri, filmin tedirgin araştırmacısıyla konuşmaya başlar. Geçmiş ve şimdiki zaman arasında gidip gelen bu hayalet hikayesi, hem gerçek hem de hayali korkuyu ele alır.
Altın Kafes
Hakan Topal
(Altın Kafes yerleştirmesinin parçası, Bölüm I ve III)
2022, 15’24’’
Altın Kafes Orta Doğu’nun göçmen kuşlarından biri, nesli tükenmekte olan kelaynaklardan yola çıkan bir yerleştirmenin parçasıdır. Palmira DAEŞ’in eline geçtiğinde, Kuzeydoğu Afrika’dan Birecik’e göç eden kelaynak kolonisi tümden yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. 2016’nın Mart ayında, 1970’lerin sonlarından bu yana yarı-yabanıl bir popülasyonu barındıran Birecik Kelaynak Üretim İstasyonu, kuşları korumak için bulundukları kafeslerden bırakmama kararı aldı. Son derece ulusallaştırılmış bir yeryüzü parçasına dağılmış eserler, harabeler, su kütleleri ve organizmalar üzerine şiirsel bir soruşturma olan Altın Kafes bölgedeki sonu gelmez felaketlerin ortasında yaşanan bir dizi kapatılmaya referans veriyor. Devletin beden bulmuş bir sembolü olarak kafes, sınırlar, göçler, düşülen tuzaklar ve tercüme edilemezlik hakkında yeni çağrışımlar yaratmak üzere, birkaç dile çevrilmiş bir metin aracılığıyla canlandırılıyor.
Video, bir yerleştirmenin parçası olarak daha önce Aga Khan Museum (Toronto), Mousonturm (Frankfurt) ve Depo (İstanbul) bünyesinde gösterilmiştir.
Etkinlik Türkçe gerçekleştirilecektir, katılım için kayıt gerekmemektedir.
